Sitemiz hakkında görüşlerinizi bildirmek ister misiniz?
Sitemizi değerlendiriniz
Görüş ve Önerileriniz
kapat
Sepetinizdeki tüm ürünler silinecek. Onaylıyor musunuz?
Toplam Tutar0,00₺
Sepete Git
Fırsatlar, Riskler ve Ekonomik Etkiler

Türkiye’de ve Dünyada Doğrudan Yabancı Yatırımlar

Nisan Kitabevi
0 Yorum

Barkod
9789758675197
ISBN
978-975-867-519-7
Sayfa Sayısı
160 Sayfa
Ürün Ebatı
16 x 24 (cm)
Dil
,
Cilt Durumu
Ciltsiz
Baskı Sayısı
1
Basım Yılı
7.2020
Kitap Boyutu
Normal Boy
Yazarlar

Favorilere Ekle
Paylaş

%8
indirim
45,00
41,40
Kazanılan Puan: 123 NP 10,35₺'den başlayan taksit avantajı
Sepet tutarı 500₺ ve üzeri olan siparişlerinizde kargo ücretsiz
Kargo ödeyen kitaplardan birini sepetine ekle tüm siparişin ücretsiz kargo olsun.
Kargo ödeyen kitaplar için tıklayın.
Kitap Hakkında
Ödeme Seçenekleri
Yorumlar

Tasarruf oranları yeterli seviyede olmayan ülkelerde büyüme hızını arttırmak ve kalkınarak gelişmiş ülkelerin refah seviyesine ulaşabilmek için yabancı kaynağa daha fazla ihtiyaç duyulmaktadır. Daha fazla yabancı kaynak çekebilmek için ise hukuki ve ekonomik alanda gerekli yapısal düzenlemeleri yaparak güvenli bir yatırım ortamının sağlanması gerekmektedir. Yabancı kaynaklar açısından ise en cazip olanlardan bir tanesi Doğrudan Yabancı Yatırımlardır. Çünkü değişen piyasa koşullarına göre ülkeye hızla girip çıkabilen portföy yatırımlarına göre zor zamanlarda ülkeyi terk edip istikrarsızlık yaratma olasılığı çok daha düşüktür. Doğrudan Yabancı yatırımlara karşı gerek akademik düzeyde, gerekse ülke ve firma yöneticileri arasında ilginin artmasının nedenlerinden biri 1980 sonrasında Doğrudan Yabancı Yatırımlarda görülen hızlı artıştır. DYY'nin hızlı büyümesi, küresel rekabetten ve finansal piyasalar ile mal ve faktör piyasalarındaki serbestleşme eğiliminden kaynaklanmıştır. Birsüredir, ticaret ve yatırım için küresel politika iklimi, ihracata dayalı büyüme ve gelişmenin en parlak döneminde olduğu kadar iyi değildir. Ancak sanayileşmeyi, ekonomik çeşitliliği ve yapısal dönüşümü desteklemek için yatırım çekme ve ihracatı teşvik etme ihtiyacı, gelişmekte olan ülkeler için herzamankinden daha fazla olmaktadır. Son yıllarda hem gelişmekte olan hem de gelişmiş ülkelerde kabul edilen birçok yeni sanayi politikasının neredeyse tamamı yatırım çekmeye önemli ölçüde güvenmektedir. Bu nedenle uluslararası yatırım pazarı giderek daha zor ve rekabetçi hale gelmektedir. Doğrudan yabancı yatırımlar, 1970'li ve 1980'li yıllarda daha çok sermaye ihraç eden gelişmiş ülkeler arasında gerçekleşmiş, 1990'lı yıllarla birlikte, giderek artan oranlarda gelişmekte olan ülkelere de git- meye başlamıştır. Gelişmekte olan ülkelerin Doğrudan Yabancı Sermayeye bakışlarında tarihsel süreç içerisinde önemli değişiklikler olmuştur. Genel olarak uluslararası yatırımcılara ve bunların yaptığı yatırımlara karşı büyük bir şüphe oluşmuştur. Doğrudan yabancı yatırımlara çok fazla ihtiyaç duyulan gelişmekte olan ülkelerde bunlara şüphe ile yaklaşılmış; yabancı yatırımların ülke egemenliklerini tehlikeye sokacağı, orta ve uzun vadede gelirden daha çok döviz çıkışına yol açtığı ve dolayısıyla sömürgeciliğin bir aracı olduğu düşünülmüştür. Türkiye de yabancı yatırımlara tepki Tasarruf oranları yeterli seviyede olmayan ülkelerde büyüme hızını arttırmak ve kalkınarak gelişmiş ülkelerin refah seviyesine ulaşabilmek için yabancı kaynağa daha fazla ihtiyaç duyulmaktadır. Daha fazla yabancı kaynak çekebilmek için ise hukuki ve ekonomik alanda gerekli yapısal düzenlemeleri yaparak güvenli bir yatırım ortamının sağlanması gerekmektedir. Yabancı kaynaklar açısından ise en cazip olanlardan bir tanesi Doğrudan Yabancı Yatırımlardır. Çünkü değişen piyasa koşullarına göre ülkeye hızla girip çıkabilen portföy yatırımlarına göre zor zamanlarda ülkeyi terk edip istikrarsızlık yaratma olasılığı çok daha düşüktür. Doğrudan Yabancı yatırımlara karşı gerek akademik düzeyde, gerekse ülke ve firma yöneticileri arasında ilginin artmasının nedenlerinden biri 1980 sonrasında Doğrudan Yabancı Yatırım- larda görülen hızlı artıştır. DYY'nin hızlı büyümesi, küresel rekabetten ve finansal piyasalar ile mal ve faktör piyasalarındaki serbestleşme eğiliminden kaynaklanmıştır. Birsüredir, ticaret ve yatırım için küresel politika iklimi, ihracata dayalı büyüme ve gelişmenin en parlak döneminde olduğu kadar iyi değildir. Ancak sanayileşmeyi, ekonomik çeşitliliği ve yapısal dönüşümü desteklemek için yatırım çekme ve ihracatı teşvik etme ihtiyacı, gelişmekte olan ülkeler için herzamankinden daha fazla olmaktadır. Son yıllarda hem gelişmekte olan hem de gelişmiş ülkelerde kabul edilen birçok yeni sanayi politikasının neredeyse tamamı yatırım çekmeye önemli ölçüde güvenmektedir. Bu nedenle uluslararası yatırım pazarı giderek daha zor ve rekabetçi hale gelmektedir. Doğrudan yabancı yatırımlar, 1970'li ve 1980'li yıllarda daha çok sermaye ihraç eden gelişmiş ülkeler arasında gerçekleşmiş, 1990'lı yıllarla birlikte, giderek artan oranlarda gelişmekte olan ülkelere de gitmeye başlamıştır. Gelişmekte olan ülkelerin Doğrudan Yabancı Sermayeye bakışlarında tarihsel süreç içerisinde önemli değişiklikler olmuştur. Genel olarak uluslararası yatırımcılara ve bunların yaptığı yatırımlara karşı büyük bir şüphe oluşmuştur. Doğrudan yabancı yatırımlara çok fazla ihtiyaç duyulan gelişmekte olan ülkelerde bunlara şüphe ile yaklaşılmış; yabancı yatırımların ülke egemenliklerini tehlikeye sokacağı, orta ve uzun vadede gelirden daha çok döviz çıkışına yol açtığı ve dolayısıyla sömürgeciliğin bir aracı olduğu düşünülmüştür. Türkiye de yabancı yatırımlara tepki konusunda diğer gelişmekte olan ülkelerle benzer süreçleri yaşamıştır. Örneğin yabancı yatırımlar Osmanlı İmparatorluğu'nun sonunu hazırlayan kapitülasyonlarla eş tutulmuştur. Yabancıların Osmanlı topraklarındaki yatırımları vasıtasıyla elde ettikleri büyük imtiyazlar, devlet yargısında elde ettikleri ayrıcalıklı konum o dönemde büyük zararlara neden olmuştur. Dolayısıyla yabancı yatırımların benzer zararları ülke ekonomisine vereceği endişesi yabancı yatırımlara karşı bir tepki doğurmuştur. Bu tür endişelerin büyük oranda aşıldığı günümüzde gelişmekte olan ekonomiler Dünya genelindeki DYY akımlarından önemli paylar almaktadır. Türkiye ekonomisinin büyüme performansı tarihsel süreç içerisinde incelendiğinde hızlı büyüme dönemlerini durgunluk ya da küçülme dönemlerinin izlediği görülür. 1980 yılında başlayan dışa açılma ve serbestleşme döneminde de ekonomik sorunlar ve istikrarsızlıklar devam etmiştir. 2001 yılında yaşa- nan bankacılık kaynaklı finansal kriz, 2008 yılındaki global ekonomik kriz ve son olarak 2020 yılında Corona virüsü nedeniyle yaşanan finansal ve ekonomik kriz dönemlerinde istikrar bozulmuş ve büyümesekteye uğramıştır.

Taksitli alışveriş için sipariş tutarınız 50₺ ve üzerinde olmalıdır.
Taksit Sayısı Aylık Tutar(₺) Toplam Tutar(₺)
Peşin41,40 ₺41,40 ₺
2 Taksit20,70 ₺41,40 ₺
3 Taksit13,80 ₺41,40 ₺
4 Taksit10,35 ₺41,40 ₺
Taksit Sayısı Aylık Tutar(₺) Toplam Tutar(₺)
Peşin41,40 ₺41,40 ₺
2 Taksit20,70 ₺41,40 ₺
3 Taksit13,80 ₺41,40 ₺
4 Taksit10,35 ₺41,40 ₺
Taksit Sayısı Aylık Tutar(₺) Toplam Tutar(₺)
Peşin41,40 ₺41,40 ₺
2 Taksit20,70 ₺41,40 ₺
3 Taksit13,80 ₺41,40 ₺
4 Taksit10,35 ₺41,40 ₺
Taksit Sayısı Aylık Tutar(₺) Toplam Tutar(₺)
Peşin41,40 ₺41,40 ₺
2 Taksit20,70 ₺41,40 ₺
3 Taksit13,80 ₺41,40 ₺
4 Taksit10,35 ₺41,40 ₺
Taksit Sayısı Aylık Tutar(₺) Toplam Tutar(₺)
Peşin41,40 ₺41,40 ₺
Taksit Sayısı Aylık Tutar(₺) Toplam Tutar(₺)
Peşin41,40 ₺41,40 ₺
Kampanyalarımızdan haberdar olmak için bültenimize kayıt olabilirsiniz.
Nobel Akademik Yayıncılık Eğitim Danışmanlık Tic. Ltd. Şti. Kültür Mah. Mithatpaşa Cad. No : 74 B- 01/02 Kızılay / Çankaya / Ankara
    2022 Copyright ©nobelkitap.com
    Tüm hakları saklıdır | Kredi kartı bilgileriniz 256Bit SSL sertifikası ile güvende.
  • Troy
  • Card Finans
  • Word Card
  • Bonus Card
  • Maximum Kart
  • PTT
  • Havale
  • Master Card
  • Visa Card
Mesajınızı Bırakın

Mesajınız iletildi

En kısa sürede size dönüş yapılacaktır

x
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler konumlandırmaktayız.
Çerez Politikamız