Alfabe hazırlarken öğretilecek harflerin, işaretlerin ve konuların artması veya eksilmesi söz konusu değildir. Bütün çalışmalar aynı hedef ve gaye içindir. O hedef ise öğrenen kişinin Kur'an-ı Kerim'de istediği sayfayı açıp rahatlıkla okuyabilmesidir. Ancak şu var ki hedef bir olmakla beraber hedefe ulaştıran birçok yollar vardır ve bu yollar uzunluk, kısalık, kolaylık ve zorluk bakımından farklılık gösterirler. Bizim bu çalışmamız, Kur'an öğretimi adına yaklaşık 25 yıl boyunca edinilen tecrübe ve birikimin karışımıyla yapılmış Kur'an-ı bıktırmadan, sevdirerek, kolay bir şekilde ve en önemlisi doğru olarak öğretmeye dair bir çalışmadır. "Doğru bir şekilde öğretmek" diyoruz çünkü, Kur'an okumada asıl olan harflerin mahreç ve sıfatlarının doğru seslendirilmesidir yani fonetiktir. Ancak günümüzde Kur'an öğretimi şekilsel bir hal almış ve hedef toplumun her kesimine en kısa zamanda bir şekilde(!) Kur'an öğretmek olmuştur. Hedef bu olunca da Kur'an öğretme yalnızca arabi harfleri ve harflerin nasıl birleştiğine indirgenerek fonetik tamamen göz ardı edilmiştir. Bundan dolayı diyorum ki, Kur'anı güzel okumak demek harfleri, hareke ve işaretleri bilmek değildir; Kur'anı güzel okumak, okumanın kendisidir, doğru seslendirmedir. Kur'an öğreticilerinin görevi herkese Kur'an öğretmek değil; öğrettiği kişilere doğru bir şekilde öğretmektir.
Elinizdeki bu alfabeyi ilk defa 2004 yılında Kırgızistan/Bişkek'te Kırgız halkı ve özellikle de İlahiyat Fakültesi Talebelerine yönelik ders kitabı olarak hazırladım ve okuttum. Gerek Kırgız halkın gerekse talebelerin hüsnü kabulünden ve tecrübeyle sabit olan derslerdeki verimden dolayı o günden bu güne yakın tarihte dördüncü baskısı yapılmış olup halen KIrgızistan'da Oş Üniversitesi Bişkek İlahiyat Fakültesi ve Manas Kırgız-Türk Üniversitesinde ders kitabı olarak okutulmaktadır. Türkiye'de de tüm Kur'an kurslarında, ortaokul, lise ve İlahiyat Fakültelerinde ders kitabı olmaya namzettir.
