“Kooperatif yapmak, maddi ve manevi kuvvetleri, zeka ve maharetleri birleştirmektir.”

Gazi Mustafa Kemal Atatürk

Temelinde işbirliği anlayışı bulunan, bireylerin ve toplumun ekonomik, sosyal ve sürdürülebilir kalkınması açısından büyük önem taşıyan kooperatifler, zaman içerisinde değişen ihtiyaç ve şartlara göre ilke ve değerlerini yenileyen ve birçok ülkede enerji gibi farklı alanlarda başarıyla uygulanan bir işletme modeli haline gelmiştir.

1929’da yaşanan ekonomik kriz sonrası ABD’de başlayan, 1973’deki petrol krizi ile özellikle Avrupa ülkelerinde vatandaşların krizle mücadele eden ülkelerine destek olma gayreti, bulunduğu ve içinde yer aldığı bölgeye duyduğu aidiyet hissi ve bu aidiyet hissinin vermiş olduğu toplumsal sorumluluk bilinci sayesinde yenilenebilir kaynaklar vatandaşlar tarafından kurulan kooperatifler aracılığıyla yönetilmiş ve ülke enerji politikalarına önemli katkılar sağlanmıştır.

Bu nedenle, yenilenebilir enerji kooperatiflerinin başta ülkesine sonrasında ortaklarına ve bulunduğu bölgeye hizmet eden, çevre dostu, ülke enerji arz güvenliği ve verimlilik oranlarının yükseltilmesine, istihdam oluşturulmasına, yerli ve milli kaynakların yerinde değerlendirilmesi ile ülke enerji açığının azaltılmasına önemli katkılar sağladığı kabul edilmektedir. Türkiye’de de 2013 yılından bu yana yenilenebilir enerji kooperatifçiliğinin geliştirilmesine yönelik önemli çalışmalar yapılmış ve vatandaş üzerinde kendi enerjisini kooperatifle üretebilme farkındalığı oluşmuştur.