Ateş ve Renk...

Açlığa doymuş bedenlerin sahipleriydi. Ateş, adamın dili; Renk ise kadının geçmisinde kaybettiği tonlarıydı. Onlar Ateşin Bilinmez Tonu'ndan doğdular. Adam geçmişinin dilencisi, kadın ise engellisi olmuştu. Ülkeler arasında çıkan her yangın bu aşkı daha da alevlendirirken, psikolojik sorunları olan Beria Kılıçhan'ın sanrıları devam ediyordu. O, Duhan Arslan Kılıçhan'dan geçmişini istedi.
Cumhurbaşkanı geçmişini sundu...

SON PERDE!
SON KİTAP!
GEÇMİŞİN KAPANDIĞI TOZLU SAYFALAR, PARMAKLARINIZIN DEĞDİĞİ HER NOKTAYI BİLMEDİĞİNİZ RENGE BOYAYACAK!

Gecede ansızın iktidarın kılıçları çekilecek! Ateşin Bilinmez Tonu'ndan doğan yürekler şahlanıp ruhlarını teslim edecek.

Gizli anlaşmalar...
Planlanmış oyunlar....

Derinlerde inleyen çığlıklar, geçmişten türeyen ton ile sustu:

ATEŞİN BİLİNMEZ RUHU...

Tehlikenin sahibi bir adam ve dilindeki ateşi harlayan gizemli bir kadının yüreklere destan aşkı Yalgın Serisi ile son buluyor...

"Seni sevmek öyle güzeldi ki varsın bu ateşte yanayım tüm renklerim senin kanın..."