“Gençler sağ olun, bana çok saygılı davranıyorsunuz, karşıma gelirken ceketinizi ilikliyorsunuz, eliniz cebinizde konuşmuyorsunuz ancak sadece bu yetmez. Sizin gibi iyi aile terbiyesi almış gençlerin, diğer öğretmenlerine ve çevresindeki bütün büyüklerine de böyle davranması gerekir. Sizlere yakışan da budur.”
Mustafa HELVACI
Aslında biz bugüne kadar bütün görgü ve nezaket kurallarını yağcılık, yalakalık zannedip hiç kimseye uygulamayarak kaba saba bir adam olmuştuk ama maalesef farkında değildik.
Her gün atölyede en az iki üç kere Mustafa Helvacı hocamızın karşısında yarım ay şeklinde toplanıp meslekle ilgili konuşmalarını ilgiyle dinlerdik. Bu konuşmaların arasında bize çoğu kez anlamlı bazı hikâyeler anlatırdı.
Her anlattığı bir dersti bizim için. O gün de; “Gençler! Aranızda bu sabah evden çıkarken annesinin elini öpenler el kaldırsın.” dedi. Hepimiz birbirimize bakarken; “Yarın evlendiğinizde karınızı öpmeden çıkmazsınız ama!” diyerek gülümsedi. Hepimiz hoşumuza giden bu sözle gülüşmeye başladık. Ben ertesi sabah evden çıkarken annemin elini öptüm. Annem tuhaf, tuhaf yüzüme baktı. Pek anlam verememişti ama memnun olduğu da her halinden belliydi. Arkamdan bakarken benim için hayırlı dualar mırıldandığını duyunca çok mutlu olmuştum. O günden sonra annemin vefatına kadar bir kere olsun elini öpmeden, hayır duasını almadan evden çıkmadım.
Bugüne kadar teknik konuları içeren dört kitaba ve çeşitli makalelere imza atan Tadil Birinci “EN İYİ İNSAN;İNSANLARA EN FAYDALI OLANDIR” düsturuyla, çalışkan, sorumluluk sahibi, işini seven, sosyal ilişkilere önem veren, ahde vefalı gençlere rehber olabilir ve onların ufkunu açabilir düşüncesiyle, kendi yaşadıklarından bazı kesitleri Sıra Dışı Eğitim’de topladı. Ve Sıra Dışı Eğitim’i başta hayatında çok müstesna bir yeri olan muhterem öğretmeni Mustafa HELVACI olmak üzere, kendisine en küçük bir faydası ve hakkı geçmiş tüm dostlarına ithaf etmiştir.
